1. SAĞLIKLI BESLENMEYİ YAŞAM TARZI HALİNE GETİRMEK
Ameliyat sonrası beslenme 2 ayrı başlık altında değerlendirilir: ne yediğiniz ve nasıl yediğiniz. Bu başlıkta ne yediğinize odaklanacağız. Burada ne yediğinize odaklanıyoruz.
-Kesinlikle öğün atlanmamalıdır. Atlanan öğünlere geri dönme çabası vücuda zarar verecektir. Öncelikli odaklanılması gereken 3 ana öğünü alışkanlık haline getirmektir.
-Ara öğünlerde en iyi seçenekler çiğ kuruyemişler, meyveler, yoğurt ve süttür.
-Şeker ve şekerli gıdaların tüketimi kesinlikle yasaktır.
-Doymuş yağlar yerine doymamış yağlar tercih edilmelidir.
-Bir markete gittiğinizde paketli ürün almadan önce iki kez düşünmeniz gerekir. Etiketlerin üzerinde yazan yanıltıcı ibareler yerine “içindekiler” kısmını okuyarak ürün seçimi yapmanız çok daha iyi olacaktır. İçindekiler kısmında şeker, glikoz-fruktoz şurubu ve ismini bilmediğiniz ve okuduğunuzda herhangi bir fikriniz olmayan ürünleri kesinlikle tüketmeyin.
-Yemeği hazırlama şekliniz de satın alma kısmı kadar önemlidir. Kızartmadan ve aşırı yağ kullanımından kaçınmalısınız. Pişirme yöntemleri olarak ızgara, haşlama, buğulama, fırın gibi yöntemler kullanmalısınız.
2. FARKINDALIKLA YEMEK YEMEYİ ALIŞKANLIK HALİNE GETİRMEK
-Doygunluk hissi yemek yendikten sonra beyinde 15-20 dakika içerisinde algılanır. Ameliyat sonrasındaki en önemli detay ise öğün süresinin minimum 20 dakika sürmesini sağlamaktır.
-Midede oluşabilecek ağrı ve krampların önüne geçebilmek adına iyi çiğnemek ve besinlerin mideye gitmeden önce iyi öğütülmüş olması çok önemlidir. Böylece hem yediğiniz şeylerin farkına varmış hem de midenizin alabileceği hasarların önüne geçmiş olursunuz.
3. ÖĞÜNLERDE TÜKETİM ÖNCELİĞİNİ PROTEİN İÇERİKLİ BESİNLERE VERMEK
Protein, ameliyat sonrasın için en önemli besin kaynağıdır ve ameliyat sonrası ihtiyaç 60 – 90 gram arasında değişiklik göstermektedir.
Ameliyat sonrası küçülen mide hacmiyle bu ihtiyacı tamamlamak biraz zor olabilir. Dolayısıyla öğünlerde tüketim önceliğini protein içeren besinlere verip henüz doymadıysanız diğer besinlerden de yemeniz protein ihtiyacını karşılamak için en iyi yol olacaktır. Örneğin, önünüzde bir etli sebze yemeği varsa önce etlerini tüketip daha sonra midenizin müsade ettiğince sebzelerini tüketmeniz protein ihtiyacı karşılamak adına en iyi yol olacaktır.
-Protein tüketimi ile ilgili sıkıntı yaşıyorsanız yaptığınız yemeklerin içine protein kaynaklar ekleyerek besin değerini yükseltebilirsiniz. Örneğin, çorbaların içine yumurta, yoğurt eklemek vb.
4. KAN ŞEKERİNİ DENGEDE TUTMAK
Kan şekeri seviyesini kontrol altında tutmak için basit karbonhidratlardan kaçının. Basit karbonhidratlı yiyecekler arasında beyaz ekmek, beyaz pirinç, şeker, dondurma, beyaz un ve unlu mamüller bulunmaktadır. Ameliyatlı bir bireyin basit karbonhidrat tüketmesi kesinlikle yasaktır.
Karbonhidrat alternatifleri olarak tüketilebilecek besinlerin başında kompleks karbonhidrat kaynakları gelmektedir. Sebzeler, kuru baklagiller ve meyveler karbonhidrat gereksinimini karşılamak için en iyi seçeneklerdir. Bu besinleri küçük porsiyonlar halinde ve yanında bol proteinle tüketmek kan şekerini dengede tutacaktır.
Bu besinler, kan şekerini dengede tutmanın yanı sıra bu lif içeriği açısından da zengin oldukları için bağırsak hareketlerini de düzenlemektedir.
5. SU TÜKETİMİNİ DOĞRU MİKTARDA VE DOĞRU ZAMANLARDA YAPMAK
Ameliyat sonrasında oluşabilecek konstipasyon(kabızlık) durumlarının önüne geçebilmek için su tüketimine dikkat edilmesi gerekir.
Küçülen mide hacminden dolayı bir seferde yüksek miktarda su tüketimi mümkün değildir. Bu nedenle tüketilen suyun gün içerisine dağıtılarak içilmesi sıvı ihtiyacının tamamlanması adına en iyi yoldur.
Bir diğer konu ise su tüketiminin doğru zamanda yapılmasıdır. Öğünlerden yarım saat önce ve yarım saat sonra kesinlikle sıvı tüketimi önerilmemektedir.
6. ÖĞÜN DIŞI ATIŞTIRMALIKLARDAN UZAK DURMAK
Küçülen mide hacmi dolayısıyla ameliyatlı bireylerin yiyebilecekleri besinler oldukça kısıtlıdır. Birey kendisine önerilen öğün ve ara öğünlerin dışında ekstra atıştırmalıklardan uzak durmalıdır; çünkü bu atıştırmalıklar asıl öğünlerini tüketmelerine engel olacaktır. Öğün dışı bir saatte tüketilen bir atıştırmalık hem besleyicilik açısından hem de tokluk açısından öğünün aksamasına neden olur.
Diyetisyen Beste Külekçi